-Parlak, çalışmayı çok severdi. Çalıştıktan sonra oyun oynamak daha keyifli oluyordu. Anasına yardım etmek, onun yükünü hafifletmek Parlak için tatlı bir şeydi.
- Ahırın avlusunda oynarken aşağıda, gümüş söğütler altında görünmeyen derenin hazin şırıltısını işitirdik. Evimiz iç çitin büyük kestane ağaçları arkasında kaybolmuş gibiydi.
- Kitabını, defterini öylece bıraktı, cüzdanı alıp evden çıktı. Dosdoğru mahalle muhtarına gitti ve bulduğu para cüzdanını teslim etti. Murat, iyi bir iş yapmanın verdiği iç huzuruyla eve doğru yürüdü.
Bu metin parçalarında hikâyenin yapı unsurlarından hangisiyle ilgili bir ayrıntı yoktur?