Toros dağlarının etekleri daha Akdeniz’den başlar. Kıyıları döven beyaz köpüklerden sonra yükseğe doğru yavaş yavaş yükselir. Akdeniz’in üstünde daima ak bulutlar salınır. Kıyılar dümdüz, cilalanmış gibi killi topraklardır. Bu kıyılar saatlerce içe kadar deniz kokar, tuz kokar. Bu parçada hangi anlatım biçimi kullanılmıştır?

• ÖYKÜLEME

• BETİMLEME

• AÇIKLAMA

• TARTIŞMA

Sabaha dek gene gözlerimi kapayamadım. Hava ağarırken Pervin’i uyandırdım. Kalktı. Ben, içimdeki zehirden azabı boşaltmak amacı ile acele ediyordum. Yazık ki masum kardeşim gece ölmüştü. Sofada çiftlik imamıyla Dadaruh’u ağlar iken gördük. Babamın çıkmasını bekliyorlardı.

Bu parçada hangi anlatım biçimi kullanılmıştır?

• TARTIŞMA

• ÖYKÜLEME

• AÇIKLAMA

• BETİMLEME

Otomobil Saka Caddesi’ni geçiyordu. Saliha ’nın başı ışık ve ses doluyor. Marmara’nın karanlığı ve sessizliği içinden kente bu giriş genç kızın kişiliğini değiştirdi. Kendini başka varlık sanıyordu. Ruhunu yepyeni bir bilinç kapladı.

Bu parçanın anlatın biçimi aşağıdakilerden hangisidir?

• BETİMLEME

• TARTIŞMA

• AÇIKLAMA

• ÖYKÜLEME

Safranbolulu Ahmet , al yanaklı, ürkek gözlü, köse bir simitçidir. Akşamları Altındiş’in kahvesinde kağıt oynarken, gelir, başımda durur, seyrederdi. Bu her gece böyle olurdu. Benim yerim her gece yanına rastlamazsa o yine benim iskemlemin yanına gelmeyi unutmazdı.

Yukarıdaki parçada aşağıdaki anlatım biçimlerinden hangileri kullanılmıştır?

• ÖYKÜLEME-TARTIŞMA

• BETİMLEME - AÇIKLAMA

• ÖYKÜLEME - BETİMLEME

• AÇIKLAMA -TARTIŞMA

Kapıda ihtiyar bir adam belirdi. Üzerinde biraz eski, açık mavi bir takım elbise vardı. Ceketin üst cebinde kare şeklinde kıvrılmış mendil, kravatıyla aynı renkteydi. Ayağında yıllar önce gençlerin çok rağbet ettiği ucu sivri biçimli ayakkabılar vardı.

Bu parçanın anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir?

• AÇIKLAMA

• BETİMLEME

• TARTIŞMA

• ÖYKÜLEME

Acı frenle sarsılıp duran otobüsün homurtusuna sekiz on çocuk koştu. Ellerinde çantalar, keseler, başlarında şapka vardı çocukların. Genzimi tıkayan zehirli dumanı yutarken okul, karşıda iki ağartı hâlinde görülüyordu. Çocuklardan birisi bana döndü. Ona, öğretmen olarak geldiğimi söyledim. Verilen paragrafta aşağıdakilerden hangisi ağırlıklı olarak kullanılmıştır?

• Olay içinde yaşatma

• Varlıkların ayırıcı niteliklerini söyleme

• İzlenim kazandırma

• Öğretme, bilgi verme

Bacada rüzgâr uğul uğuldu. Çocuk epey korktu. Çayın buharı ve sıcak reçine kokusu dolmuştu odanın içine. Odunlar yanmaya, oda ılımaya başlayınca çocuk da ısındı. Pencereden dışarıya vuran ışıkta, düşen karlar, kelebekler gibi görünüyordu.

Parçanın anlatımında aşağıdaki duyulardan hangisi yer almamaktadır?

• GÖRME

• İŞİTME

• TATMA

• KOKLAMA

Sabah erkenden kaktı. Çayı ocağa koydu. Ama hiçbir şey istemiyordu canı. Hep dün, Müdür Bey ile olan konuşmalarını düşünüyor ve “Ne yapacağım?” diye kendi kendine soruyordu. Olan olmuştu artık, yapacak bir şey yoktu.

Bu parçanın anlatım biçimi ile ilgili aşağıdaki öğrencilerden hangisi doğru bilgi vermiştir?

• Bilgi vermek amaçlanmıştır.

• Düşünceler tartışmaya açılmıştır.

• İzlenim aktarılmaya çalışılmıştır.

• Olaylar oluş sırasına göre aktarılmıştır.

O güz liseye başlayacaktım. Yani on dörton beş yaşlarındayım. Ne de olsa çocuktum hâlâ. Üstelik evimiz kentin güney ucunda, bir kenar mahallesin-deydi. Lise ise kentin çok dışında, batı uçundaydı. Yaya gidip gelmek olanaksızdı açıkçası. O yıllar böyle çok sayıda otobüs de yoktu. Belediyenin üç beş otobüsü vardı. Hükümet konağı ile istansyon arasında işledi otobüsler.

Bu paragrafta aşağıdaki anlatım biçimlerinden hangileri kullanılmıştır?

• Açıklama - betimlenme

• Öyküleme - açıklama

• Açıklama - tartışma

• Öyküleme - betimleme

Aşağıdakilerden hangisinin cümlesinde betimleme unsurları ağır basmaktadır?

• Haldun Dormen, bir trajediyi, onun trajedi olduğunu bile fark ettirmeyen bir üslupla anlatır.

• Herkesin kendine göre bir zevki var. Kimi bahçeyle meşgul olmak ister, kimi de adam yetiştirmekten hoşlanır.

• Bugün kendimi düne göre daha iyi hissediyorum.

• Bahçesinde kıpkırmızı güller, mor menekşeler ve ufacık bir havuz vardır.